31 Temmuz 2013 Çarşamba

en güçlü hafıza koku hafızası

Hiç yolda yürürken bir parfüm kokusu aldığınızda, bu kokunun size eski sevgilinizi hatırlattığı oldu mu? Çoğunluğun bu soruya "evet" cevabı vereceğinden eminim; çünkü en güçlü hafızamız koku hafızamızdır, koku hafızası işitsel ve görsel hafızamızdan çok daha güçlüdür. Bunun sebebi, işitsel ve görsel imajlar, beynin ara bölgesi olan Thalamus'ta toplanır ve buradan beyne iletilirken, koku uyaranları bu yolu izlemez. Onlar, direkt olarak beynimizin duyguların denetiminden sorumlu bölgesi olan Amygdala'ya gider. Amygdala da beynimizin hafıza merkezinin hemen yanında yer aldığından, kokular beynimizde güçlü izler bırakmaktadır. Yani bir insanı ismen (işitsel hafıza), ya da sima olarak (görsel hafıza) hatırlayamayabilirsiniz; fakat o insanın kokusu, hemen o insanın kim olduğunu size hatırlatır.

Koku hafızasının önemini anlayan pazarlamacılar da tabi ki boş durmamaktadır. Pazarlamanın her alanında, yani hizmet sektöründen tutun da tekstil sektörü ve gıda sektöründe faaliyet gösteren pek çok firma, ürünlerini pazarlarken güzel kokular eşliğinde pazarlamaktadır; fakat burada önemli olan nokta, pazarlamacıların kendilerine has koku oluşturması gerekliliğidir; ancak bu şekilde rakiplerinden ciddi oranda ayrışabilir. Hangi kokunun nerede, ne zaman kullanıldığı da oldukça önemlidir. Örneğin sabah kullanacağınız koku türüyle akşam kullanacağınız koku türünün birbirinden farklı olması gerekir; çünkü insanlar sabah mahmurdurlar, onları canlandırmak ve harekete geçirmek için enerjik meyve kokuları, özellikle hizmet sektöründe faaliyet gösteren pazarlamacılar için etkili olacaktır. Akşam olduğunda ise insanların üstünde günün yorgunluğu hakimdir, bu yorgunluklarını atmalarına yardımcı olacak birtakım baharat kokuları,insanlar üzerinde etkili olabilmektedir.

Hizmet sektöründe faaliyet gösteren Golden Tulip Lefkoşa, koku hafızasının pazarlamadaki önemini anlamış olanlardan. Bu otel, özel cihazlarla oteli tepeden tırnağa hoş kokularla donatarak koku bazlı müşteri memnuniyeti oluşturmayı planlamaktadır. Genellikle çay kokularının kullanılacağı oteldeki bölümlerin her birinde, ortama uygun kokular kullanılacak. Örneğin otel odalarındaki banyoda egzotik çay kokuları, yemek bölümünde iştah açıcı çay kokuları gibi. Pazarlamada kokuların önemine çok inanan ABD'li bir şirketle imzalanan anlaşma doğrultusunda yapılan bu uygulamanın otele çok yararı olacağı kanaatindeyim; çünkü insanlar artık farklılık peşinde, özellikle hizmet sektöründe farklılaşmak çok önemli, bu uygulama ile Türkiye'de bir ilk olacak olan Golden Tulip Lefkoşa, bence Türkiye'deki otelcilik sektörüne yeni bir ivme kazandırdı. Otelin genellikle çay kokuları kullanmayı tercih etmesinin sebebi, çayın dinlendirici va huzur verici havasının yanında, insanların kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlamak, evde en çok tüketilen içeceğin çay olduğu düşünülürse bu gayet mantıklı, ne dersiniz?


Kahve kokusu, dünyanın en egzotik kokularından biridir. Belki de egzotik yerlerde üretildiği içindir bilinmez ama kahve kokusu alıp da bu kokudan etkilenmeyen hemen hemen yok gibidir. Temel ürünü kahve olan Kahve Dünyası cafelerinin önünden geçerken, etrafa yayılan buram buram kahve ve çikolata kokuları, sanki "gel, şu sakin ortamda bir kahve iç, yanında Kahve Dünyası'na has çikolatayla ne güzel gider değil mi?" diye fısıldamaktadır. Kahve dünyası, koku pazarlamasını çok iyi kullananlardan. Öyle ki, hangi Kahve Dünyası'nın önünden geçerseniz geçin, cafenin temel ürünü olan kahveyi ve kendilerine has çikolatalarını anımsatan kokuların buram buram yayıldığını duyumsayacaksınız. Böylece Kahve Dünyası, insanların koku hafızalarındaki yerini almış olmaktadır.

Güzel kokular olduğu kadar, kötü kokular da var hayatta malumunuz=). Özellikle insanların yoğun olarak bulunduğu mekanlarda bu gibi kötü kokuların olması kuvvetle muhtemel. Parekendecilik sektörünün işte bu konuya çok dikkat etmesi gerekiyor. Öyle ki her gün 100'lerce hatta mağaza büyükse 1000'lerce kişinin ziyaret ettiğini mağazalar, ortamın kötü kokması sebebiyle pek çok müşterisini kaybedebilir. Bu nedenle havalandırma ve havalandırmadan yayabilecekleri enerjik (genç ve cıvıl cıvıl kıyafet modelleri pazarlanıyorsa), veya dinlendirici (klasik ürünler pazarlanıyorsa) kokular, mağazalar için oldukça önemlidir. Yaşadığım bir olayı anlatayım: İzmir'de çok ünlü bir parekendecinin Alsancak'taki şubesine gittim. İçeri girer girmez tabiri caizze "iğrenç ve yoğun bir koku" ile karşılaştım, tam anlamıyla burnuma inanamadım! desem yeridir=); çünkü koku ne o parekendecinin imajına yakışıyordu, ne de bulunduğu mekana. Aslında koku hiçbir yere yakışmıyordu, sanki başka bir dünyadan gelmiş gibiydi. Neyse durumu mağaza müdürüne bildirdim. Sanırım onlarda "duyum uyumu (kokuya bir süre sonra alışıp duyumsamamak)" dediğimiz olay meydana geldiğinden kokudan bihaberdi. Bir süre dışarıda kalıp sonra mağazaya girmesini tavsiye ettim, öyle de yaptı ve bana hak verdi. Konuyle hemen ilgileneceğini söyledi. Neyse ki ertesi gün gittiğimde mağazada çiçek kokuları beni karşıladı, önerimin dikkate alınıp önlem alınması beni oldukça mutlu etmişti, yani koku bazlı bir müşteri memnuniyeti yaşadım anlıyacağınız=).
Eee kokulardan bahsetmişken "Koku" filmine atıf yapmadan konuyu bitirmek olmaz. Filmin baş karakteri (yukarıda gördüğünüz) Grenouille, bir mağarada günlerce kaldıktan sonra kendi kokusunun olmadığını anlar. İşte o zaman o (diğerlerine göre hiç kimse) korkuyu hisserder. Sanki daha önce yaşamamış, yokmuş gibidir. "Çünkü insanların ruhu, kokularıdır". 
Güzel kokular efenim=).

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder